CORPORATE
LATEST ANNOUNCEMENTS
Ahşap malzemenin yapıda kullanımına ilişkin düzenleme önerilerimiz
07 December 2022Kapasite raporlarında yaşadığımız haksız uygulamalar Danıştay kararı ile durduruldu!
07 December 2022Mesleğimizin Yetki ve Görevleri ile Karşılaşılan Problemler ve Çözüm Önerileri
07 December 2022İstanbul Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi MÜDEK tarafından akredite edildi
07 December 2022TESK’den Orman Endüstri Mühendislerine yetki
07 December 20222019 TÜBA Uluslararası Akademi, Fuat Sezgin Ödülleri, GEBİP ve TESEP Ödülleri 30 Aralık 2019 tarihinde düzenlenen görkemli törenle sahiplerini buldu. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde gerçekleştirilen ödül töreninde; Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP) ödülüne layık görülen İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Zeki Candan, ödülünü Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan aldı.
“TÜBA ve TÜBİTAK Ödülleri Töreni”ne; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, milletvekilleri, YÖK üyeleri, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBA üyeleri, üniversite rektörleri, diğer protokol mensupları ile akademisyenler, ödül sahiplerinin yakınları ve davetliler katıldı.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın’ın yanı sıra; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erol İnce ve İÜC Proje ve Teknoloji Ofisi Müdürü Prof. Dr. Ali Aydın’ın da yer aldığı ödül töreni, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. 24 Aralık 2019 tarihinde açıklanan sonuçlara göre; mühendislik alanındaki çalışmaları ile önemli başarılara imza atan Doç. Dr. Zeki Candan, Türkiye Bilim Akademisi (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP) ödülüne layık görülen isimler arasındaydı. Doç. Dr. Zeki Candan ödülü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal'ın konuşmalarının ardından 2019 TÜBA Ödülleri sahiplerine tevdi edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tören’de yaptığı konuşmada bilim insanlarının en büyük miraslarının geride bıraktıkları çalışmaları, araştırmalarının topluma sağladığı fayda ve yetiştirdikleri öğrenci olduğunu ifade etti ve “Bilim insanlarının teşvik edilmesinin, yaptıkları akademik çalışmaların geniş kitleler tarafından duyulmasını ve gençler için rol model olmalarını sağlayacağını kaydetti.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl 57 bilim insanının TÜBİTAK ve TÜBA tarafından ödüle layık görüldüğünü, TÜBİTAK’ın 3 farklı kategoride toplam 16 ödül belirlerken, TÜBA’nın ise, 4 farklı alanda 41 ödül vermeyi kararlaştırdığını açıkladı.
TÜBA Uluslararası Akademi Ödüllerini, Kanada ve Amerika’dan 2 bilim insanının kazandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜBA Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödüllerinin ise bu yıl 20 farklı üniversiteden 28 genç bilim insanına takdim edileceğini söyledi.
Prof. Dr. Fuat Sezgin anısına da 5 ödülün sahibini bulacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 esere de TÜBA Bilimsel Telif Eser Ödülü’nün verileceğini belirtti. Ödül alan tüm akademisyenlerin, çok çarpıcı çalışmaları olduğunu, bir bilim insanının çevreye zarar veren atıkların hidrojen üretiminde kullanılmasını sağladığını ve bu buluşuyla karbondioksit salınımından faydalı ürünler elde etmenin mümkün hâle geldiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimya alanında makro-moleküllerin yüksek çözünürlükle hesaplanması ve simülasyonu için yeni teorileri geliştiren bir akademisyene de ödül verildiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜBİTAK’ın 56 yıldır bilim ve teknolojinin mihmandarlığında Türkiye’nin kalkınmasını destekleyecek adımlar attığına işaret ederek, araştırma-geliştirme desteklerinden girişimciliğe, bilim insanı burslarından uluslararası işbirliklerine kadar pek çok alanda TÜBİTAK’ın destekleri bulunduğunu, TÜBİTAK’ın enstitüleri aracılığıyla da Türkiye’nin dışa bağımlılığını azaltacak projeler ürettiğini dile getirdi.
Bilimin ve mühendisliğin her alanında araştırmacılara önemli imkânlar sunduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mesela, 2002 yılında bilim insanlarımıza sadece 150 milyon lira destek sağlanırken, bu sene verdiğimiz destek 1,8 milyar liraya ulaştı. Böylece üniversitelerimizin ve sanayimizin araştırma kapasitesini önemli ölçüde artırdık. Bu desteklerle, 207 üniversite, 1.572 Ar-Ge ve Tasarım Merkezi ile 85 Teknoparkta faaliyet gösteren araştırmacıların da yanında olduk. Adeta sıfırdan kurduğumuz altyapı sayesinde, Ar-Ge harcamalarının millî gelirimizdeki payı ilk defa yüzde 1’i aştı” açıklamasında bulundu.
“Bilgiyi ve teknolojiyi üretmeyen ülkelerin, geleceğin dünyasında işi çok zordur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilgiyi ve teknolojiyi üretmeyen, bunları en iyi şekilde kullanamayan ülkelerin, geleceğin dünyasında işi doğrusu çok zor. Ürettiğimiz bilgiyle, kendi hedeflerimize ulaşmanın yanında tüm insanlığın refahına da katkıda bulanacağız. Millî Teknoloji Hamlemizin amacı da işte bu süreci desteklemektir. Bu amaçla ülkemizi, dünyadaki tüm bilim insanları için çekim merkezi hâline getirmek istiyoruz” sözlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı” ile oldukça vizyoner ve yenilikçi bir mekanizma oluşturduklarına işaret ederek, şöyle devam etti: “Çağrımıza dünyanın dört bir yanından başvuru aldık. Alanın en iyisi küresel şirketlerden ve dünyanın en iyi üniversitelerinden araştırmacılar Türkiye’ye gelip, bizim kurduğumuz altyapılarda çalışmayı tercih ettiler. Hâlihazırda 98’i Türk, 29’u yabancı olmak üzere, 127 üst düzey araştırmacı bu programdan faydalanıyor. Gelen araştırmacıların kendi ekiplerini kurmalarını da temin ediyoruz. Desteklenen her bir araştırmacımız, inşallah beşer doktora öğrencisi yetiştirecek. Bu doktora öğrencileri de, yerli ve millî teknolojilerin geliştirilmesi çalışmalarında yer alacaklar. Böylece adım adım hedeflerimize yaklaşmış olacağız.”
Marmaray bağlantısını yapıp, İzmir’deki Teknoloji Üssüyle bütünleştirerek, Bilişim Vadisi’nin cazibesini artırmayı amaçladıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin Otomobili Projesi’nin burada şekillendirilmiş olması, doğru yolda ilerlediğimizi gösteriyor. İnşallah, aynı azim ve kararlılıkla devam edilerek, belirlenen tarihte üretime de geçilecektir, 2022’nin sonunda seri üretim” ifadesini kullandı.
Bakanlık olarak çalışmaları hızlandırdıklarına dikkati çeken Bakan Mustafa Varank, sanayici, girişimci, üniversite ve bilim insanlarıyla birlikte hazırladıkları 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisiyle Türkiye'yi yeni teknolojilerin üreticisi yapacaklarını, bu vizyona "Milli Teknoloji Hamlesi" dediklerini ifade etti.
Varank, üretimde ve ihracatta teknolojinin payını artırmayı, küresel markalar oluşturmayı ve değeri milyar doları aşan genç firmaların Türkiye’nin başarılarını dünyaya duyurmasını istediklerini vurgulayarak, "Atacağımız her adım, ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirecek. Özgün ve yenilikçi teknolojileri geliştirip, küresel rekabet yarışında üst sıraların daimi bir oyuncusu olacağız. Bunun için gerekli her türlü altyapıya sahibiz." diye konuştu.
Bakan Varank, 17 senede sıfırdan bir Ar-Ge ekosistemi kurduklarına işaret ederek, TÜBİTAK, KOSGEB, kalkınma ajansları ve yatırım teşvikleriyle "Milli Teknoloji Hamlesi"ni hayata geçirecek tüm girişimcilerin yanında olduklarını dile getirdi.
Bunlardan ilkinin Sanayi Doktora Programı olduğunu ve yetişmiş akademik kadroları sanayiye entegre ettiklerini aktaran Varank, "Geçen sene başlattığımız bu uygulama oldukça yoğun talep gördü. 33 üniversitenin 77 firmayla yaptığı 120 farklı iş birliği projesini destekleyeceğiz. Doktora öğrencilerine mezun olduktan sonra da 3 yıl boyunca istihdam desteği sağlayacağız." dedi.
-“Ulusal Lider Araştırmacılar Programı’nı başlatıyoruz”
Bakan Varank, Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı'na da değinerek, şöyle devam etti: "Programı açıklarken şunu söyledik, Türkiye’yi dünyanın her yerinden üst düzey araştırmacılar için çekim merkezi haline getireceğiz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla yurt dışından gelenlerin yanı sıra, halihazırda Türkiye'de çalışmalarını yürüten başarılı araştırmacıları da unutmadıklarını dile getiren Varank, "Onlar için de benzer şekilde Ulusal Lider Araştırmacılar Programı'nı başlatıyoruz. Bu programın çağrısına ocak ayında çıkacağız." diye konuştu.
Açık Kaynak Platformunu kurduklarını anımsatan Varank, "Yerli açık kaynak çözümleri geliştirerek dışa bağımlılığı azaltacak, tasarrufları artıracak ve olası siber güvenlik saldırılarını bertaraf edeceğiz. Bu platform 2023'e kadar en az 500 bin yazılımcı yetiştirme hedefimizde de etkili olacak." dedi.
Varank, çocukları ve gençleri ihmal etmediklerini vurgulayarak, çocukların enerjilerini bilime ve teknolojiye yönlendirmeleri için Bilim Merkezleri ve Deneyap Teknoloji Atölyeleri'ni kurduklarını, "geleceğin teknoloji yıldızları"nın bu merkezlerden çıkacağını dile getirdi.
- “Tam bağımsız bir Türkiye için milli ve yerel değerlerden beslenen daha fazla üretim ve insan odaklı çalışmalara yönelik hepimize ayrı ayrı görevler düşmektedir.”
TÜBA ve TÜBİTAK Ödülü alan bilim insanlarına başarı dilekleriyle konuşmasına başlayan Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Marifet iltifata tabidir” özdeyişinin yansıması olarak, bilim insanlarına verilen önem ve desteğin farkında olduklarını dile getirdi. TÜBA Ödülleri’nin himayeye alınmış olmasının ve TÜBA Şeref Üyesi Merhum Prof. Dr. Fuat Sezgin anısına 2019 yılının “Fuat Sezgin Yılı” olarak ilan edilmiş olmasının bu önem ve desteğin en güzel nişanesi olduğunu söyledi.
“Medeniyetimizin bilim tarihine yapmış olduğu katkıların maalesef bilinçli / bilinçsiz şekilde üstü örtülmüş ve bilimsel mirasımız uzun yıllar görmezden gelinmiştir. Fakat bugün birçok bilim disiplinin kuruluşuna ve gelişmesine öncülük etmiş, temel bilim kavramlarının oluşturulmasına ve insanlığın refahı için uygulama alanına taşınmasına, atalarımızın ve kadim medeniyetimizin katkısının üst düzeyde olduğunu biliyoruz. Zira gençlerimizin uzun süre yurtdışında, gurbette yaşamak zorunda kalan değerli merhum hocamız Fuat Sezgin’in hayatını ve eserlerini tanımaları, rol model olarak kendi hayatlarına yansıtmaları ve kadim medeniyetimizin bilime katkısını öğrenerek özgüven sahibi olmaları bu tür bilimsel etkinlikler ile mümkün olmaktadır. Zaten Akademinin varlık gayesi de bilimi sevdirme ve bilim insanlarını çalışmalarından dolayı onurlandırmaktır.
Bilimsel araştırmaya ayrılan fonlardaki artış sayesinde, gençlerimizin bilimsel çalışmalara özendirilmesi, ülkemizin refah seviyesinin yükseltilmesi ve yüksek makamlarının liderliğinde oluşturulmuş olan Cumhuriyetimizin 100. Yılı vizyonu ile 2053 ve 2071 hedeflerinin gerçekleştirilebilmesi ancak yetiştirilecek nitelikli insan gücümüz ve genç bilim insanlarımızın çaba ve gayretleriyle mümkün olacaktır. Küresel rekabetin ve çıkar ilişkilerinin üst düzey olduğu günümüzde her toplum kendi stratejisine göre bilimsel, teknolojik ve ticari faaliyetlerini öncelemekte ve teşvik etmektedir. Bizler de insanlığa, bilimsel üretimde daha iyisini, daha güzelini ve verimlisini sunma konusunda alternatif özel çözümler üretmeliyiz. Bu çabanın paradigma değişimi gerektirdiğini ve bilimin Avrupa merkezcilikten çıkarılarak insanlığın ortak mirası olarak görülmesi, emeğe ve insana saygılı bir bilim kültürü oluşturulması sorumluluğunun bilincindeyiz.” dedi.
- “Ülkemizin 2023 yılı ve ötesine ilişkin hedeflerini gerçekleştirmede tüm gayretimizle çalışmaya önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz”
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal "Çığır açıcı bilimsel atılımlarla Türkiye'nin milli teknoloji hamlesinde ve teknoloji odaklı dönüşümünde öncü kurum olmak üzere ülkemizin 2023 yılı ve ötesine ilişkin hedeflerini gerçekleştirmede tüm gayretimizle çalışmaya önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz." dedi.
Mandal, burada yaptığı konuşmada, 11. Kalkınma Planı'nın temel ekseninde yer alan "daha fazla değer üreten, daha adil paylaşan, daha güçlü ve müreffeh Türkiye" hedefine ancak bilim temelli yüksek teknoloji üreten ve geliştiren ülke ile ulaşılacağını bildirdi.
TÜBİTAK olarak geleceğe yönelik temel stratejilerini, araştırma, teknoloji geliştirme ve yenilik ekosisteminde ulusal hedeflere odaklanan, nitelikli bilgi ve nitelikli insan üzerine kurguladıklarını anlatan Mandal, tüm süreçleri girdi değil, çıktı ve daha da önemlisi etki odaklı planladıklarını ve uygulamaya başladıklarını söyledi.
Türkiye'nin savunma sanayindeki ve cuma günü ön gösterimi yapılan yerli elektrikli otomobildeki başarısını diğer yüksek teknoloji alanlarında yaygınlaştırmak üzere Uluslararası Lider Araştırmacılar Programlarını başlattıklarını dile getiren Mandal, bu alanda yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Bu yıl pek çok ilki başarıyla gerçekleştirdiklerini dile getiren Mandal, "Çığır açıcı bilimsel atılımlarla Türkiye'nin milli teknoloji hamlesinde ve teknoloji odaklı dönüşümünde öncü kurum olmak üzere ülkemizin 2023 yılı ve ötesine ilişkin hedeflerini gerçekleştirmede tüm gayretimizle çalışmaya önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Bilim insanlarına yönelik desteklerin taçlandığı sürecin, TÜBİTAK ödülleri olduğunu belirten Mandal, 54 yıldır verilen ödüller kapsamında 175 Bilim Ödülü, 87 Hizmet Ödülü, 509 Teşvik Ödülü, 17 Özel Ödül ve bu yıla mahsus olmak üzere verilen Prof. Dr. Fuat Sezgin Bilim Tarihi Ödülü ile birlikte toplam 789 bilim insanının ödüllendirdiği bilgisini verdi.
Mandal, bu yıl da 4 Bilim Ödülü, 11 Teşvik Ödülü ve Prof. Dr. Fuat Sezgin Bilim Tarihi Ödülü verilmesinin kararlaştırıldığını bildirdi.
Konuşmaların ardından ödül töreni ile devam edilen program, fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Kaynak: İÜC - Hasan Yaman